Lazer Epilasyon Yanık Tazminat Davası
Lazer epilasyon yanık tazminatı, lazer epilasyonu nedeniyle vücudunda olumsuz değişimler oluşan kişilerin işlemi gerçekleştiren kişi veya işletmeden talep edebileceği bir tazminattır. İşlem sonrası oluşan yanık veya sağlık sorunları nedeniyle kişilerin pek çok hakkı bulunmaktadır. Bunlardan biri mağdurlar, lazer epilasyon merkezlerinin bu eylemleri nedeniyle tüketici mahkemesine başvurabilir.
Lazer Epilasyon Tüketici Hakları
Hatalı işlem nedeniyle lazer epilasyon mağduru olan tüketici suç duyurusunda bulunma, para iadesini isteme ve manevi tazminat talep etme gibi haklara sahiptir.
Suç Duyurusunda Bulunma (Şikayet) Hakkı:
Lazer epilasyon işlemi nedeniyle sağlık sorunları yaşayan kişiler, işlemi yapan kişiyi veya işletmeyi şikayet etme hakkına sahiptir. Yapılan şikayet sonrası TCK 89. maddeye göre taksirle yaralama suçundan ilgililer hakkında işlem yapılacaktır. Suç duyurusunda bulunulduğunda; taksirle yaralamadan ceza davası açılabilir. Bu durumda lazer epilasyon işlemini yapan kişinin veya işletme sahibinin kusuruna bakılır. Taksirle yaralama suçu öncelikle uzlaşmaya tabi olduğundan uzlaşma aşamasında da her türlü zararın tazmini karşı taraftan talep edilebilir.
Güzellik merkezlerinde kullanılan cihazların bir kısmı güzellik uzmanı sertifikasına sahip kişilerce kullanılabilmektedir. Ancak Türkiye’de çoğunlukla sadece doktorlar tarafından kullanılması gereken cihazlar da bulunmaktadır. İşlem yapılan cihazların kullanma yeterliliğine sahip olmayan kişilerce kullanılması da suç teşkil etmektedir. İşlem yapılmadan önce kişilere yeterli bilgilendirme yapılmamakta ve aydınlatma yükümlülüğü de yerine getirilmemektedir. Ayrıca şikayet sonrası lazer epilasyon işlemi yapan işyerlerine idari para cezası ve kapatma cezası da uygulanabilmektedir.
Para İadesi Talep Hakkı:
Lazer epilasyon hatası sonucu oluşan sağlık sorunlarına bağlı olarak maddi zararlar oluşmuşsa, mağdur kişi tazminat davası açabilir. Örneğin; tedavi giderlerini, yanık sebebiyle işine devam edemediyse iş göremezlik tazminatını talep edebilir. Mağdur, lazer epilasyon için ücret ödemişse hatalı işlem nedeniyle para iadesini isteyebilir.
Manevi tazminat Talep Hakkı:
Mağdur kişi, bedensel ve duygusal zararlara bağlı olarak manevi tazminat da talep edebilir. Ancak bu tazminat, olayın ciddiyetine ve mağdurun durumuna göre belirlenir. Eğer yanık nedeniyle vücudunda kalıcı bir iz kalmışsa ve bu iz diğer insanlar tarafından görülebilecek bir yerdeyse mahkemece yüksek manevi tazminatlara hükmedilebilir.
Lazer Epilasyon Maddi Manevi Tazminat Davası
Maddi zarar, kişinin malvarlığındaki zararı veya eksilmeyi karşılamak amacıyla hükmedilen tazminat türüdür. Bu tür tazminat, zarara uğrayan kişinin mülkiyetine ait kayıpları telafi etmek için talep edilir. Maddi tazminatın hesaplanmasında; kusur oranı ve yaralanma durumunda maluliyet oranı dikkate alınmaktadır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 51. maddesi; tazminatın kapsamını, ödenme şeklini ve miktarını belirlerken, durumun gerekliliklerini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak bir değerlendirme yapmayı öngörür. Yani her olayın kendine özgü koşulları dikkate alınarak tazminat miktarı belirlenmelidir.
Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Kişinin duyduğu acı ve çektiği ızdırap; manevi zararının en büyük göstergesidir. Lazer epilasyon nedeniyle vücudunda yanık oluşan kişinin yaşadığı acı ve ızdırap manevi zarar olarak tanımlanmaktadır.
Aydınlatma Yükümlülüğü
Lazer epilasyon, estetik işlemi olduğu ve sonuç olarak herhangi bir tedavi değil güzelleşme amaçlandığından taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesiyle kurulur. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun m. 470 ve devamı)
Türk Borçlar Kanunu’nun 471. maddesi uyarınca sonucu taahhüt eden yüklenici, iş sahibinin yararını gözeterek özen görevini sadakatle yerine getirmek zorundadır. Bu madde, eser sözleşmesinin önemli bir ilkesini açıklar. Yüklenici, işi tamamlarken iş sahibinin yararını ön planda tutmalıdır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapmayı ve iş sahibine zarar verebilecek eylemlerden kaçınmayı ifade eder. Yani yüklenici işi sadece sözleşme şartlarına ve teknik kurallara uygun olarak tamamlamakla kalmaz, aynı zamanda iş sahibinin çıkarlarını korur ve zarara neden olabilecek davranışlardan kaçınır.
Ayrıca yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğu belirlenirken, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin mesleki ve teknik kurallara uygun davranışları esas alınır. Yüklenicinin profesyonel düzeyde hareket etmesini ve mesleki standartlara uygun davranması gerekir.
Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir işi tamamlayarak belirli bir sonucu taahhüt ettiği bir sözleşme türüdür. Bu sözleşmenin önemli özelliklerinden biri sonuç sorumluluğudur, yani yüklenici işi istenen sonuca ulaştırmayı taahhüt eder. Yüklenici işi fen ve sanat kurallarına, sözleşme hükümlerine ve beklenen amaca uygun şekilde yapmakla yükümlüdür. Eser sözleşmesinde yüklenicinin taahhüt ettiği sonuç gerçekleşirse, yüklenici borcunu ifa etmiş sayılır. Ancak eğer istenilen sonucu elde etmek mümkün değilse, yüklenici bu konuda iş sahibini uyarmalıdır. Uyarının yapıldığını iş sahibi ispatlamalıdır. Ayrıca yüklenici muhtemel sonuçlar ve komplikasyonlar hakkında iş sahibini bilgilendirmeli ve iş sahibinin rızasını almalıdır.
Eserin sözleşmede belirtilen niteliklere veya iş sahibinin beklentilerine uygun olmaması veya gerekli vasıflardan yoksun olması durumunda bu eserin ayıplı olduğu kabul edilir.
Sonuç: Sözlü veya yazılı olarak taraflar arasında kurulan eser sözleşmesinde, lazer epilasyon işlemi neticesinde istenen sonucu elde etmek mümkün değilse, işlemi yapan kişinin veya işletmenin hastayı uyarması ve bilgilendirmesi gerekir. Bu yükümlülüğün yerine getirildiğinin ispatı, lazer epilasyon işlemini gerçekleştirene aittir.
Lazer Epilasyon Manevi Tazminat Ne Kadar?
Manevi tazminatın amacı, faili bir cezaya çarptırmaktan ziyade mağduru manevi olarak tatmin etmektir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir.
İşbu davalarda da 22.6.1976 tarihli ve 7/7 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar nazara alınarak karar verilmektedir. Manevi tazminatın belirlenmesinde; olayın oluş şekli, zararın meydana geldiği vücut bölgesi, yaranın kalıcılığı, istirahat raporunun süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, davacı tarafın tazminat talebi, olay tarihine göre paranın alım gücü ve zarara uğrayan kişinin üzüntüsü gibi nedenler dikkate alınmaktadır.
Yargıtay 15. H. D. 2017/674 E., 2017/3354 K.:
Somut olayın incelenmesinde; 25.01.2014 tarihli lazer epilasyon uygulaması neticesinde dosyada mevcut … Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nün 28.01.2014 tarihli adli muayene raporunda davacının muayenesinde sol uyluk iç yüzeyde ve her iki aksilla bölgesinde nokta tarzında milimetrik boyutlu, muhtelif sayıda, tüm vücut alanına göre değerlendirildiğinde yaklaşık oranı %1 olan 1. derece yanığa ait lezyonların gözlemlendiği, yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek seviyede hafif nitelikte olduğuna dair rapor tanzim edildiği, davacının yaralanma neticesinde … Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden 27.01.2014 tarihli hekim raporu ile beş gün istirahat raporu almış olduğu anlaşılmıştır. Bu yönüyle davacıda meydana gelen yaralanmanın ağırlığı kalıcı mahiyette olmaması ve alınan istirahat raporunun süresi göz önüne alındığında mahkemece hükmolunan 7.000,00 TL manevi tazminat makul olmayıp daha uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması uygun olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
Lazer Epilasyon Tazminat Yargıtay Kararları
Önlemlerin noksansız şekilde alınıp alınmadığı, aydınlatma yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediği mahkemece alınacak bilirkişi raporuyla belirlenmelidir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2014/8623E- 2014/13220K sayılı kararı;
“…mahkemece, uygulanan işlemden davacının zarar görmemesi için davalı tarafın tüm şartları yerine getirip getirmediği; somut durumun gerektirdiği tedbirleri noksansız biçimde alıp almadığı, uygun işlem şeklini belirleyip belirlemediği, iş sahibini aydınlatma yükümlülüğünü tam olarak yerine getirip getirmediği, davacının beklediği amaca uygun olarak işi teslim edip etmediği, taahhüt edilen sonucu gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususları üzerinde durularak öncelikle bu hususlarda tarafların tüm delillerinin toplanması, ardından Dermatolog bilirkişinin de bulunduğu uzman 3 kişilik bilirkişi heyetinden uygulamayı ve somut olayı tam olarak yansıtan, Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp; hasıl olacak sonuç dairesinde hüküm tesis edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yetersiz raporlar doğrultusunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus hükmün davacı taraf lehine bozulmasını gerektirmiştir.”
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/415 E- 2018/2123 K sayılı kararı;
“…tarihli bilirkişi raporunda ilk onam formunun yetersiz olduğu, hastanın yani davacının yeterince aydınlatılamadığı, yapılmış operasyon sırasında yapılacak ameliyata daha titizlikle yaklaşılması gerektiği açıklanmıştır. Bu durum davalı doktorun davacıyı uyarı görevini yerine getirmediğini ortaya koymakta olup mahkemece sorumluluğunun bulunmadığının kabulü yerinde olmamıştır. Mahkemece davalıların sorumlu olduklarının kabulü ile konusunda uzman bilirkişi heyeti oluşturularak davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarının hesaplattırılması, uygun miktarda manevi tazminat miktarını belirleyip sonucuna göre karar verilmesi gerekir…”